şimdi feedback yapıyorum, akşam 6 gibi canım sıkıldı, evden çıktım. çok insan deniz kenarlarını işgal etmiş, "aa sen özlem'in oğlu musun?" muhabbetinden sıkıldığımdan eski lokantanın oraya kadar yürüdüm, deniz kenarında, rakı içilen bi yerdi eski lokanta.
hemen şu ağacın sağında.
eski mezarın, sahipsiz bi mezar var, tek başına deniz kenarında duran birisinin, yanından geçtim, iyi zamanıma geldi, bi Fatiha okudum orda yatana. kumsala inip bi taş buldum, üstüne oturdum. yanıma uykusuz almıştım, bi de cola.
sineklerle dost oldum, martılarla şarkılar söyledim, otların üstündeki bi poşetin haşırdamasından işgillendim, zıplayan balıkları seyrettim, dumanım rüzgarla dans etti. bu hafta yiğit özgür köşesi güzel değildi, yiğit özgür'ü de boş geçmedim.
hava kararmaya başladı, ben de eve gitmek için kalktım, yolda şunu gördüm (geçen sene de görmüştüm, ben şaşırmadım)
bomba nedir bilmezsiniz sanırım, bomba harika bir şeydir, bomba yumurtadır, bomba sosistir, bomba salamdır, bomba sucuktur, kırmızı biberdir, kızarmış ekmektir. bu gırgır üstü faal durumdayken daha temiz ve hoş bir şey oluyo, üstüne çıkıp çay falan içiyosun, müteşebbis hemşerilerimden birisinin.
eğlenceli olmuş :)
YanıtlaSilanlamadım mezarın yanında mı rakı içilen yer? bir de kimmiş bu mezarın sahibi zat? o kalksın da ben yatayım :/
YanıtlaSilzero içiyosun yanlışlardasın evladım.
YanıtlaSilrestoranla mezar bayağı yakın evet, şehit olduğunu falan söylüyolar ama kasaba şehitliğinden çok uzak mezarı.
YanıtlaSilnormalde kola bile içmiyorum da vişneli kutu cappy kalmamıştı, mecbur aldım.