iskele babası

balıkçılar ağlarını ayıklerken bir kaçı da mola vermiş sigaralarını tüttürüp çay bardağındaki rakılarını yudumluyordular. taze sardalyanın kıymetini bilen bir kaç kişi de tekneden aldıkları sardalyaları hemen oracıkta boklu kebap olarak ızgara yapıyordu. masa olarak tabi ki tahta meyve kasası kullanılıyordu, üzerinde bir somun yuvarlak ekmek, iki üç soğan ve domates vardı. çok güzel koktu ama gidip istemeye utandım, karnım aç olsa utanmazdım da. yarın kan tahlili yaptırcağımdan cin tonik hayallerim denize düşmüştü, sade soda aldım, iskelenin ucuna kadar yürüdüm, bir babanın üstüne oturdum. baba, gemilerin iskeleye yanaştıktan sonra sabit durmaları için halat bağladıkları dökme demirin adı, yanlış anlamayın.






iskelede iki kişi daha vardı, onlar da sigara içiyordu, sanırım birisinin kafası hafiften güzeldi. ben tek başımayken ya müzik dinlerim ya etraftakileri. bu sefer muhabbeti kaçırmamak için müzikten vazgeçmek zorunda gibiydim ki onlara müzik açsam rahatsız olup olmayacaklarını sordum, problem yok yeğen dediler, eyvallahımı çektim, alpha blondy klasörünü açtım. yıldızlar harikaydı, balıklar arada zıplıyordu, genelde gövdeleriyle yakamoz yapıyorlardı ama şu an pastoral ögelere pek yer olsun istemiyorum yazıda.


kafası iyi olan devletler arenasında güçsüz olduğumuzdan, libya'daki pastadan bile pay alamadığımızdan yakınıyordu, diğeri akp yi ve icraatlarını övüyordu. ona göre varsın akp içkiyi yasaklasındı, o benzine fazla fazla para vermeye de razıydı. diğeri ona salak deyip duruyordu, elindeki sigarayı kapalı yerde içerken götüm götüm tutuştuğunu söylüyordu. tabi ki herhangi bir konuda mutabık olamadılar, en son düzgün kafalı olan denize işedi, kafası güzelli olan da motorlarını çalıştırdı ve ikisi de uzaklaştılar.


su çok güzel duruyordu, bi bakayım dedim, tam uca yanaştım, ayağım kaydı, denize düştüm.

4 yorum:

  1. sonunda ne yapmışsın öyleee? :D
    başlık deinze düştüm de olabilirdi ama fotoğrafla uyum olmazdı o zaman. hmm...

    bu arada şarkıyı da paylaşmış olman ayrı bir hava kattı.
    hele bir de konuşmaları uzatsaydın resmen aynı ortamdayız gibi hissedebilirdim.

    sonuç olarak süper ve eh arasında ama süper'e daha yakın
    ellerine sağlık.

    YanıtlaSil
  2. konuşmalar aynı eksende aktı gitti, uçaklarımızı uçuramıyormuşuz, en güçlü yedi ordudan biriymişiz falan, denize düşmedim aslında, düşsem olurdu ama.

    YanıtlaSil
  3. :)
    anladım düşmediğini ama bir an şok oldum, gözlerin kapalı yürürken uçurumun kenarında olduğunu fark etmeyip kendini boşlukta bulmak gibi bir şey yaşadım... neden bitti dedim tam denizle iletişim başlayacakken...
    ve katılıyorum. deniz güzeldir, denize düşmek de güzeldir...

    YanıtlaSil

buraya bakarlar