Splinter


evde bundan var, oturup konusuyoz, karşılıklı çekirdek citliyoz. ben hasta olunca o da hasta oldu. adi splinter, her seyden korkuyo.

etensin

http://ahhmetsahin.tumblr.com da yeni fotoğraflar var. Blogger tumblr gibi seri olmadigindan telefonla ugrasmadim. Bakarsaniz comment.

ziyanlik

Oyle bi yerdeyim ki film banyosu yapan yok. Bunlari instagramlar dururum.


boyle oldu

bugün afgan bir çocuk geldi. beni kandırıp pasaportumu aldılar. gece
kaçtım, karnım çok aç siz de ben de muslumanim, once karnimi doyurun sonra konusalim deyince kendi ogle yemegimden ona da soyledim, kendi paramla degil, bunun odenegi var. Bulundugum yerde sorgulamasini yapamadik. Evraklarini hazirlatip sehir merkezine goturulmesini soyledim. Daha sonra benim de isim oldugu icin aracta gidenlerden biri ben oldum. Yolda sen digerleri gibi konusmuyon, bi sey itiraf etcem, pasaport hic olmadi van'dan kacak girdim. Beni dovcekler mi goturdugunuz yerde diye sordu? Yok dedim dovmezler. Daha sonra Ankara'dayken calistigi yerlerden bahsettik. Biraktik geldik. Afganistan'a yollanacak.  Hakikaten tabletini ve 250 lira parasini carpmislar.

assos - fotograflar

assos güzel bir yer, gidin görün. bu kadar.

bunlar konica pop hexanon f4 ile çekildi.












buradan sonrası ise kodak retinette 1a ile


üstteki fotograf assos'tan değil karabiga'dan














tekirdağ fotograflar

bunlar da bi önceki yazıda bahsettiğim fotograflar, filmimde sorun varmış sanırım, bazı fotografların üzerinde iz olan yerler var. kodak retinette 1a ile 200 iso filme çektim. zerre düzenleme yapmıyorum.


 ilk poz olduğundan yarısı yanmış ama hoşuma gitti.


nedim amca








orhan




 burası gelibolu

nedim amca ve kamp

tekirdağ uçmakdere'ye yamaç paraşütü ve kamp yapmak için üç kişi gittik, çadır kurmaktan anlamıyorduk. yanımızda menemen ve sucuklu yumurtaya yönelik yiyecekler vardı, 3 günde kimse ölmez biz de ölmedik. kamp yaparsanız tuvalet meselesine odaklanmayın, yokmuş gibi davranın, olmaz. şurdaydık;



akla gelebilecek şeyler dışında bi şey yaşamadık, ilk başta korkudan götümü aşağı düşürüyodum, sonra geçti;


nedim amcayla tanıştık orda, 69 yaşında, 14ünden beri ateist, 20sinde komunist olmuş. şu an çok saçma olduğuna inanıyor ama hala cocacola içmiyor çünkü o zaman boykot ediyormuşlar.
bizim sadece sallama çayımız vardı, ona el edince çayı demliyodu, gece ateşimizi de yaktı, epey sohbet ettik. ben aklımda kalanlardan birazını yazıcam onla alakalı.

nedim amca dünyanın bir çok yerinde uçmuş, 64 yaşında yamaç paraşütüne başlamış.  yaptığı diğer sporlar kar kayağı, paraşüt kayağı. zamanında türk gücü diye bi takımda futbol oynamış, bisikletle bodensee gölünün etrafını iki kez dolaşmış.

şu an sadece alman vatandaşı, 1979 yılında türk vatandaşlığından çıkmış. almanya'ya tornacı olarak gitmiş, 41 yaşında fabrikadaki işini bırakıp üniversiteye başlamış, 46 yaşında mezun olmuş ve 10 sene bi üniversitede ders vermiş. çok disiplinli, kamp alanını da sahiplenmiş ve kendi çadırına yakın yerlerde sadece şurada sigara içilmesine müsade ediyor, çöp yazan taşları oynatanlardan hoşlanmıyor;


kendisi ilkokuldayken köylerine bi hokkabaz gelmiş ve gönüllü olarak sahneye çıktığında dediklerimi yaparsan 5 kuruşunu geri alırsın demiş. onu hipnoz etmiş numarası yaparken kendisine ayşe adında 6 aylık hamile birisi olduğunu söylemesini isteyince "sikerim senin 5 kuruşunu da seni de" deyip sahneden inmiş. dediğine göre o zaman bile çatılcak son kişi kendisiymiş. 

polis kolejine gitmek istemiş ilk zamanlar, babası ilk cumhuriyet öğretmenlerinden biriymiş, katiyyen olmaz deyip öğretmen okuluna gitmesini istemiş, o da bilerek yanlış cevap vermiş yapılan sınavda, sanat okuluna gitmiş. polis yapmadılar beni, "ben de kominist oldum" demişti.

köylerinin kahvesinde o türkiye işçi partisinin propagandasını yaparken babası chp'ye oy toplamaya çalışıyomuş. çok liberal bi ailede büyümüş, bu olay evde hiç sorun olmamış.

insanlara dargın kalamadığından kendisine karşı bi kabahat yapana yaptığı şeyin değerinde ay olarak konuşmama cezası veriyor.

sabah yanına gittiğimizde "bi saattir şu böceğe bakıyorum, müslüman olsam Allah ne güzel yaratmış derdim." dedi. kendisinin ateizm hakkında fazla bilgisi ve dayanağı var, orta seviyede bi müslümanın onla tartışmaya girmesi bile mümkün değil. bilim hakkında çok okumuş.

ahlaklı ve vicdanlı olmanın yeteceğini, gözükmeyen şeylerden korkmanın yersiz olduğunu söylüyor. yasakların insanın benliğini küçüklükten beri törpülediğini birden fazla kez söyledi. 

konuşması bi trakyalınınkinden farksız, çokça "tukka gider" lafını kullanıyor, türkçesini bilmediği kelimeler var.



çok eğlenceli şeyler anlatmıştı ama zart diye unutmuşum. bir de orada çektiğim fotografları banyo ettirdiğimde ayrıca bir postla ekleyeceğim.

ankara ve çanakkale'den fotograflar

belki bi zaman öğrencem fotograf çekmeyi, 35lik filmin 15ini boş çekip kalan 20 taneden anca 7 fotograf çıkartabiliyorum henüz.