yalan, başkası yalan

Arka dörtlüde sol cam kenarına oturdum, belki de beşli, hatta beşli lan orası. Yanımdaki İsorak’a “bunda ölsek ne güzel olur.” dedim, benim için garip bi istek değildi; her ankara-çanakkale yolculuğunda, başkalarının hayırlı yolculuk için dua ettiği el sallama törenlerinden sonra ben Ayetel Kürsimi okur, hayırlı ölüm dilerim Rabbimden, neyden sıkıldıysam bu kadar? Hayatın ölene kadar aynı geçeceğine, önce seni birilerinin büyüteceğine sonra senin görevi devralacağına, inandığımdan ve yaşadığım bu kadarki kısmının bu monoton zıkkımı tecrübe için yeterli olduğunu düşündüğümden belki de. Aslında ölmeyi istediğim falan yok, sadece öldüğümü düşündüğümde garip bi haz duyuyorum, duyulan hazlar da hep garip olur nedense. Hem ölümü istemek de günahmış ha, haberiniz olsun, günah değildir de sakat falandır. Sanırım gönülden isteyenin istediği şeyi Allah, muhtemelen isteyen kişi için hayırlı olmamasından ötürü, gerçekleştirmediğinde isteyenin kendi çabasıyla yapmaya çalışmasının kötü sonuçlara, ölüm isteğinde ise seri intiharlara falan sebep olacağından korkuluyo.
“Ama Candan Erçetin sağ tarafın ortalarında cam kenarında oturuyodu.” dedim, her neyse taklit olmak zorunda değildi zati. Müzikçalarım “Candan Erçetin – Yalan” çalmıyodu tabiki, dedim ya taklit olmak zorunda değil diye. “Petra – Close Your Eyes” çalıyodu, aslında epik bi şarkı, beni ilgilendiren, kendime pay çıkarmamı sağlayan kısmı “try to sleep/dont cry/just sleep/dont think/dont be sorry/dont feel sad” kısmının epiklikle bi alakası yok, var da devamını getirince oluyo. Neyse o kısmının verdiği emirleri tınlamadım, zati otoriteyi ve emirleri sevmem. Hem basit bi şarkı bana nasıl ne yapacağımı söyleyebilir ki? Basit dediğime bakmayın, çok güzel aslında, yoksa niye playlistimde bulunsun ki?
Daha sonra “Helena Segara – Ell Tu L’aimes” çaldı, “ ellerin kadınısın seni sevemem” gibi sade bi önerme üzerine kurulmuş bi şarkı o da. Söyleyen kadın operacı, operet, her neyse. Notre Dame de Paris’te Esmeralda’yı canlandırıyo, fistan ona çok yakışıyo. Sahi şarkıdan bahsediyodum; aşık olduğu adamın başka kadına aşık olmasına dert yanan bi kadının ağıtı gibi bi şey.
Bi kaç satanist esintili şarkı daha dinledim, kapanışı “Misirlou” ile yaptım, her zamanki gibi. İyiki ölmemişim, dinsiz giderdim alimallah, şarkılarda fuck falan diyolardı.

7 yorum:

  1. deli,sen ölme, lazımsın herkese.
    Hem ölümünün sadece trafik kazası gibi basit ve trajik olmanı istemezsin bence.

    YanıtlaSil
  2. ben ölmek istemenin günah olduğunu bilmiyodum, ölsem diye düşünürken ölmeyeceğimden emin olmak istiyorum.

    YanıtlaSil
  3. çoook evvelden, bu şarkının çıktığının ertesi yılında bir haber izlemiştim. otobüs kazası olmuştu, bir sürü insan ölmüştü. bir tanesi de bu şarkının sözlerini yazmıştı sanıyorum ki defterine... bütün haber boyunca "yalan" eşliğinde ağlamıştık/m.
    o kadar da uzak değil ki ölüm.

    YanıtlaSil
  4. Defter yanmıştı, o sayfa kalmıştı bi tek, şişirme kısmı da o galiba.

    YanıtlaSil
  5. @mel basit değil ya, koca otobüs nası karısık çalışma sistemine sahip.
    @isorak günah işte, açıkladım ben. Hem kadere müdahale gibi oluyo.

    YanıtlaSil
  6. dostum güzel yazmışsın. takip ediliyorsun.

    YanıtlaSil
  7. Hatır için takip olmasın da, ben başarısız yazar dahi diyemiyorum kendime :)

    YanıtlaSil

buraya bakarlar