sıkıcı fizik konularından sonra arabalardan konuştuk, dört erkektik, hüseyin'den başka doğan, ali ve ben. ali leonu övdü, iskelede arkamıza park ettiğimiz, rüzgarı kesen de leondu, babasının. bin rica ile aldık o gecelik. doğan subaru ve civiclere yapılan muhteşem modifiyelerden bahsetti.kırmızı civicler, kemik beyazı cantlı, gerçekten harikalar. şike dedik, ligtv falan, şarap bitti, büfeye gidecek olanı taş, kağıt, makasla seçtik, ali. taş, kağıt, makas eski bir kızılderili oyunu, muhtemelen türklerinden aparılmış. adriana lima geldi, megan fox gitti, jessica biel ne kadar da harikaydı. arabaya gidip müzikçalarımdan kaiser chiefs açtım, ne kadar da çirkindi, gıygıydı. çiftetelliye döndük, hüseyin evlenmek istiyormuş artık, oynadık. geminin çarkçısı kamarasından çıkıp bağırdı, siktirip gideymişisiz, gittik, kurallara uyan çocuklarız.
hüseyin hala evlenmek istiyor, "düğün yapalım" dedim, "sana düğün yapalım." gelini sordu, "gerek yok" dedim, çiftetelli var, gürçeşme'ye gittik, kır düğünü olsundu. daha önce hiç gitmediğim bir köy, gittim, gördüm, güzeldi, ben de. bir ev kestirdik gözümüze, porta altı olan, traktör girsin diye, önüne park ettik, açtık kapıları. son şişelerimiz kalmış, başladık oynamaya, şişeler yerde, arada uzanıyoruz. oradan sıkıldık, başka bir evin önüne gittik alt tarafı gri, üstü beyaz boyalı, samanlı betondan yapılanlardan. yine oynuyoruz, balıkesir çalıyor. kırmızı mavi ışıklar, jandarmaya haber vermiş eğlenceye tahammülsüzler, çiftçileri sevmem, çiftçi köyünde yapılan düğünler de güzel olmuyormuş, asla çiftçi köyünde evlenmeyeceğim.
gümüşçay'a götürdüler bizi, karakol orada, baktı komutan eli yüzü düzgün çocuklarız, "sabah köye gidip özür dileyin, bir de lokum götürün." dedi, saldı bizi. lokumları götürdük, komutana da son şişemizi verdik. seneye yaparsak yine götürelimmiş, hayırlısını dileyip ayrıldık yanından. belki seneye para da kazanırız kardinallerden.
Eğlenmişsiniz sonuçta, jandarma şaraba meraklıymış iyi denk gelmiş, seneye yine yapın bu kez adama lokum götürün.
YanıtlaSil